Sunday, August 27, 2006

mozaik




Dünyanın en önemli ikinci mozaik müzesi olarak kabul edilen Antakya mozaik müzesi, müzecilik anlayışı olarak ne kadar gerilerde kaldığımızın ipuçlarını veriyor. Öncelikle müzede sergilenen eserlerin tanıtıldığı bir broşür yok. Mozaiklerin hemen yanında ayaklı küllükler bulunur. Bahçede bulunan mozaiklerin hemen önünde ise üzeri reklamlı banklar bulunur. Flaş kullanılması yasak olmasına rağmen herkes bol bol flaşlı fotoğraf çeker, bu sırada bir tane de olsa uyaran bir görevli bulunmaz. Mozaiklerin yanında kısa bilgi notları bulunur ama onlar da çok küçük yazılıdır, iyice yaklaşmak gerekir okumak için. Bu haliyle sergi organizasyonu son derece ilkeldir. Tez zamanda elden geçirilip hak ettiği gibi korunması gereklidir. Aksi halde “kaybedince değeri anlaşılanlar lisstesi”ne girmesi kaçınılmazdır.

Saturday, August 26, 2006

paintball


resimdeki elemanın kendim olduğunu sanıyorum. haliyle üzerimdeki kamuflaj ve maskeden dolayı kim olduğunu çıkarıyorum ama "bu ben olsam gerek" diye bir iç sesim olduğundan öyle sanıyorum. paintball oynuyorum, size de bahsedeyim.
özel dizayn edilmiş, gazlı paintball silahı kullanılarak oynanan, oyuncuların birbirini elemek için paintball kapsülü ile ateş ettikleri, adrenalini çok bol, gerçek ortamda oynanan savaş oyunu.
iki takım halinde oynanır. takımın bir görevi vardır; bu görev rakip takımı tamamen elemek, düşman bayrağını ele geçirmek, bir rehineyi teröristlerin elinden kurtarmak ya da hayatta kalan son adam olmak olabilir. oyun sırasında oyuncuların paintball maskesi takması zorunludur. Ancak dikkat etmek gerekir ki, bu maskeler ter ve nefessizliğe yol açarak oyun sırasında size zor anlar yaşatabilir.ayrıca beş metre kuralı diye bir şey vardır.
oyun paintball sahasında oynanır. paintball silahından çıkan kapsül oyuncuya çarptığında patlar ve oyuncu boyanır. boyanan oyuncu ölmüş sayılır ve elenir. maçlar onbeş dakikalık setler halinde oynanır ve en az iki hakem bulunur ki oyuncular çamur yapmasınlar.
oyun sırasında oyuncuların paintball maskesi takması zorunludur. Ancak dikkat etmek gerekir ki, bu maskeler ter ve nefessizliğe yol açarak oyun sırasında size zor anlar yaşatabilir.ayrıca beş metre kuralı diye bir şey vardır. Oyuncuların birbirlerine beş metreden yakın mesafeden vurması yasaktır. Şahsen iki metreden göğsünden kapsülü yiyip iki hafta göğsünde morlukla yaşayıp, vietnam yarası diye övünen benim en sevdiğim kuraldır. nitekim, kapsüller yakın mesafeden sizi nefessiz bırakıp yere kapaklanmanıza neden olabilir. böylece paintball sizin için "painball" olabilir.

Thursday, August 10, 2006

bardak

Çay demek muhabbet demektir benim için. Çay çok içtiğim bir içecek değildir. Ancak denk geldiğinde içerim, o da en fazla bir bardak. Denk geldiğinde diyorum, denk gelmesi demek muhabbetin iyi olması demek.

Yanda görülen fotoyu yanlış hatırlamıyorsam kadıköyden eminönüne geçerken vapuda çekmiştim. Karşımdaki çay bardağını öylesine resimledim. O an istemeyerek çektiğimbu fotoyu her geçen gün daha fazla sever oldum. Bir kere bardak, çay bardağı. Çay demek keyif demek, muhabbet demek benim için. İkincisi bardak boşalmış, yani muhabbet edilmiş, dostluk sürmüş. Üçüncüsü vapurdayız ve istanbulu en güzel seyredilen yerdeyiz.

Velhasıl, bu fotoda çay bardağı tasvir edilmemiş, başka şeyler resmedilmiş. Bu vesileyle de “fotoraf sanat değildir, nasıl olsun” diyenleri de boş geçmeden anar, selam eder, gözlerinden öperim.